View on GitHub

thirdwave

Enternasyonalizm

Sosyalist temelli ideolojilerin one cikarttigi “enternasyonalizm” fikrinin takipcileri neyi takip ettiklerini iyi anlamali ve kavramali… Oncelikle sosyalizme onemli katkilarda bulunmus Moses Hess ve komunizmin kurucusu Marks birer Yahudi olarak “sinirlarotesi olma” fikirlerini ittirirken bilincaltisal olarak ulkelerindeki yerellige sikismis ve diger ulkelerdeki kardesleri ile iletisme istegi guden azinliklarin, yani Yahudilerin bilincaltisal ihtiyaclari isiginda davraniyorlardi.

Bu fikriyattan yeni bilgi ekonomisinin ortaya cikaracagi hizli iletisimin ve serbest piyasanin ortaya cikardigi kuresel ticaret, seyahat, iletisime gelmek, enternasyonalizmcilere “benzer”, “tanidik” gelebilir; ama tami tamina ayni sey degildir.

Dogru noktaya yanlis yoldan gecerek ulasmak, sizi ileride farkli yanlislara ulastirabilir cunku konjenktur degistigi anda yanlis yoldan gecenler bir sonraki dogruya erisemediklerini farkedeceklerdir.

Sovyetlerin enternasyonalizmini romantize edenler, bu stratejik hareketin, Sovyetlerin endustriyel ekonomisini beslemek icin kaynak arayisinin bir bacagi oldugunu goremiyorlar.

Cunku aynen emperyalist Bati’nin dunyanin her yerinde dogal kaynaklari talan ettigi gibi, Sovyetler de kontrolleri altinda olan ufak “uydu” ulkelerin dogal kaynaklarini talan etmistir.

Bu buz gibi bir gercektir. Tras yapmayin.

Avrupa’da sozde “sag” kazaninca siz “kaybetmis” falan olmuyorsunuz. Siz zaten yoksunuz. Sizin kafaniza Berlin duvari yikilmis, altinda kalmissiniz. Cokmussunuz. Yeni sol, yeni sag pesindeki kisileri bu baglamda bosuna ugrasiyorlar.

Bu acidan kuresellesme de sizin fikri alaninizda degildir.

Kaldi ki kuresellesme yeni cagin basat bir faktoru degildir. Emtia fiyatlari bir artarsa, nakliyat fiyatlari yukselirse, o zaman kuresellesme degil bolgesellesme gorurdunuz, ve bu sizin teorilerinizin patlamasi anlamina gelirdi. Mevcut teknoloji baglaminda Agri’daki bir programci ile iletismenizi saglayan tekniklerle Japonya’daki bir programci ile iletismenizi saglayan teknoloji, teknikler arasinda hicbir fark yoktur. Bunlarin birisinde “yerel” birisinde “enternasyonel” oluyor olabilirsiniz, fakat bireyin ihtiyaclari acisindan bunun zerre kadar farki olmazdi. Kullanilan teknikler ayni olacakti.

Avrupa’nin problemi “ulus-devleti” probleminde sikismis olmasi degil, o butun ulus, uniter, vs. devletlerin kendi icinde ne kadar bilgi ekonomisine gecip gecemeyecegidir. Lizbon’da belirlenen hedefler AB ulkeleri tarafindan surekli iskalanmistir. Lizbon toplantisina katilan eski demirperde ulkeleri bu “politburo toplantisina” benzeyen gudubet “calistay” ile ne yapacaklarini bilememislerdir. Cogunlukla toplantiya gulmuslerdir.

Tekrar soyluyorum: Bu dunyada zerre kadar fark yaratmak istiyorsaniz, sifirdan baslayacaksiniz. Simdiye kadar ogrendiklerinizi unutun. Sonra yavas yavas, mevcut ekonominin gercekleri isiginda bilgiyi tekrar insa edin. Tek sansiniz budur.