View on GitHub

thirdwave

Bayda ve Banyas’taki Katliam Alevi Devleti Yaratmak İçin Etnik Temizlik Habercisi mi?

Bu soruya Hassan Hassan and ve Michael Young tarafından yazılmış iki yazıda cevap bulunmaya çalışıldı. Hassan Hassan’a göre mezhebi katliam potansiyel bir devlet yaratmak için değil, stratejik amaçlarla yapıldı, katliam daha fazla Alevi savaşçı elde etmek için propaganda olarak ise yaradı, ve etnik kızgınlığın Esad’ın işine yarayacak şekilde yükselmesini sağladı ve böylece [Alevi] halk içinde yaygın desteğin fazlalaşması hedeflendi. Michael Young olanları Aleviler hakikaten kaybetmeye başlarsa olacakların bir işareti / habercisi olarak görüyor, ama şimdilik etnik temizliğin hedeflenen esas amaç olmadığı fikrinde, fakat katliamın kıyı illerinde yaşayan Sünni halka yönelik bir “uyarı atışı” olarak Esad’ın işine yaradığını söylemekte. Türkiye dış işleri bakanı Davutoğlu Suriye ordusunun ülkenin diğer kısımlarında kaybettiği için Banyas’ta etnik temizliğe kalkıştığını söylemiş. Fakat Esad’ın kaybettiği filan yok. Washington Post’dan Liz Sly’a ve Reuters raporlarına göre Esad Suriye’de -en azından şimdilik- kazanıyor [..]

Bayda’daki çarpışma rejimi destekleyen militanları (yani Shabiya’yı) taşıyan bir otobüsün isyancı militanlar tarafından saldırıya uğramasıyla başladı, saldırı sonucunda 7 kişi öldü, 30 kişiden fazlası yaralandı [..] İsyancıların saldırısı sonrası bu köy “ordu ve isyancılar arasında müthiş şiddetli bir çarpışmanın merkezi” haline geldi. Video ve fotoğraflarda görülen Shahiba’nın intikam için yaptığı gaddarlığın boyutları bu savaşın standartlarına göre bile şok edici seviyelerde. Suriye’deki çatışmanın her seviyesini etkilemiş olan dini boyut artık kontrol dışına çıkmış durumda.

Sahilde Etnik Temizlik Mümkün mü?

Evet, sahilde bir etnik temizliğin olasılığı çok yüksek. Eğer Esad kaybetmeye başlarsa bu olasılık daha yükselir. Eğer Esad Şam’dan dışarı itilirse sahildeki şehirlerde yaşayan Sünni halk Esad’ın askerlerinin ilk hedefi olacaktır. Eğer Aleviler deniz kenarında uzanan dağlık bölgedeki yoğun Alevi olan bölgeye doğru gitmeye mecbur kalırsa, sahil bölgesindeki [..] Sünnilerin çok acı çekeceği muhakkaktır. Eğer Latakia’dan birkaç kilometre ötede konumlanmış olan Sünni militanlar bu şehre girerse, Aleviler “bunlar beşinci kol olur” korkusuyla bölgedeki Sünnilere karşı döneceklerdir. Bu tür “defansif etnik temizliğin” geçmişte pek çok örneği vardır: İsrail’deki Ziyonist kuvvetler 1948’te Filistinlileri köylerinden çıkartmışlardır, çünkü onların yakında “İsrail toprağı olacak” bölgelerde kalmasını istememişlerdir. Türkler ve Kürtler I. Dünya Savaşı sırasında Rusya’ya karşı “kendilerini korudukları” iddiasıyla Ermenileri Doğu Anadolu’dan dışarı atmışlardır. 1920’li yıllarda Bizans’ı tekrar kurma hayaliyle Anadolu’yu ele geçirmeye uğraşan Yunanistan’dan gelen ordunun yenilmesi ile, Anadolulu Ortadoks Yunanlar Türkler tarafından ülkeden dışarı atılmıştır [..].

Etnik temizlik Alevilerin aleyhine de dönebilir. Eğer Sünni militanlar rejime karşı başarı sağlar ve Alevi Dağlarına girebilirlerse yollarında olacak Aleviler ölmek yerine kaçacaklardır, ve büyük ihtimalle arabayla bir saatlik mesafedeki ve sınırı açık olan Lübnan’a gideceklerdir. Batılı siyasi planlamacıların en büyük korkularından biri, isyancı aktivistlerin ısrar ettiği gibi tam zafer için silahlanmış isyancıların kazanmasıyla 3 milyon Alevi’nin kaçarak Lübnan’a akmasıdır, ve bu sebeple bu ülkenin onyıllar boyu istikrarını kaybetme olasılığıdır [1]. Bu tür bir nüfus aktarımı, aynen Filistinlilerin 1948’da ülkesinden atılması sonrası olduğu gibi, bölge için istikrar bozucu bir faktör olarak görülmektedir. Ve aynen Filistinlilerin ata topraklarına dönmesine izin verilmediği gibi, Alevilerin de, büyük ihtimalle, evlerine dönmesine izin verilmeyecektir.

Landis’in bir diğer yazısı

http://www.mepc.org/journal/middle-east-policy-archives/syrian-uprising-2011-why-asad-regime-likely-survive-2013

[1] Landis, isyancılara çok gerekli olan silahların bu sebeple verilmemekte olduğunu iddia ediyor.

zaman:

Mayıs 13, 2013